11 Nisan 2017 Salı

2) Kolları Sıvadık ve Başladık Çalışmaya (12 Nisan 2017)

Bugün de her geçen gün gibi kırsalın ne kadar samimi, içten ve yardımsever olduğunu bir kez daha gördük. Ev sahiplerimiz bizimle beraber bahçe demirlerini boyadı, bize yemekler yaptı, tatlılar, kekler ve çay yaptı. Para mevzusunu artık utancımızdan açamıyoruz. Her seferinde siz bilirsiniz diyorlar. İşlerimiz fazlasıyla yolunda gitmeye devam ediyor. Bunun tabi ki birçok sırrı var. Ama bizce en önemlisi şudur ki; SİZ İYİYSENİZ HERKES İYİDİR :)

Şöyle düşünüyoruz ki tanıştığımız hiçbir insana ön yargılı değiliz, hiç kimseye ilk gördüğümüz anda bu kötü birisidir diye düşünmüyoruz, konuştuğumuz herkese karşı oldukça kibar ve alçak gönüllüyüz. Bizce işin sırrı burada yatıyor. Birde düşünsenize siz dışarıdan gelmişsiniz yerli halk ise belki yüzyıllardır oranın sahibi. Yani oranın gerçek sahiplerine elbette ki iyi davranmak zorundasınız. Zaten mizacımız bu olduğundan bizim için hiç problem olmadı :)

11.04.207 tarihinde evin bahçe demirlerini boyadık, kısmen yapılan yerleri, evin fotoğrafını ve çevreyi internet üzerinden ailemiz ve samimi arkadaşlarımız ile paylaştık. Gelen tepkiler elbette harikaydı. Bizim niyetimiz kimseyi kıskandırmak değil, sadece kırsala göç etmeye ve üretmeye teşvik etmek. Şimdiden söyleyelim :)

Yarın evin iç kısmı boyanacak, daha sonraki günlerde yerler parke olacak, camlar yenilenecek, banyo elden geçecek. Sağ olsun ev sahibimiz hep yanımızda. Daha sonra Ankara’ya gidip eşyalarımızı alıp, dostlarımızla vedalaşıp (bu bir veda değil yeni bir başlangıç aslında) kızımızı da alıp kurmayı düşlediğimiz minik, doğal ve tatlı dünyamıza geri döneceğiz. Bugüne ait birkaç fotoğraf.

Bu arada bu geçiş aşamasında bizim gibi doğa ve canlı sever akrabamız olan Vita'nın yanında kalıyoruz. Oda kısa zaman önce eşi ile (Teyzemin Oğlu) bizim gibi kırsala yerleşti. Bize evlerini açtı. İyi insan, güzel insan. İyi ki varsınız Hakan & Vita. Eee akraba desteği önemli tabi :)


Aşağıda sabah kahvaltımız, köy evimizin terasından çevrenin görünüşü, bahçemiz, evimiz ve tabi ki çalışkan biz :)

Sabah Kahvaltımız


Ev tadilatı devam
Terastan çevrenin görünüşü
Ustam :)

Bahçemiz
Bahçemiz



Bahçemiz

Evimiz


Evimiz






1) İlk Günden Notlar (11 Nisan 2017)

Merhaba.
İlk paylaşımımıza hoş geldiniz!
evet...bir serüvene atıldık daha doğrusu kendimiz atlamayı seçtik :) Önce kısaca kendimizi tanıtalım; biz 3 kişilik bir çekirdek aileyiz.

İstanbul'da doğup büyüyen bir anne, Ankara'da doğup büyüyen bir baba ve bu şehir yaşantısının zalimliğinden dolayı Ankara'da doğup 2.5 yaşında kreşe başlayan ve şu anda 6 yaşında olan bir kız çocuğu. Ev borcudur, kariyer olsundur gibi saçma sapan koşturmalar yüzünden birbirine hasret ama aynı evi paylaşan sıradan aile bireyleriyiz... ve bir gün TAK eder, terk-i şehir ile birlikte doğal yaşam serüveni başlar!

Karar verme aşamalarımızı ayrıntılı olarak sonraki sayfalarda yayınlayacağız, şu an anı yakalamaktan yanayız ve geçirdiğimiz günleri, yaşadıklarımızı, başımıza gelenleri, neyi nasıl tecrübe ettiğimizi  sıcak sıcak paylaşmak istiyoruz ki aynı fikirde olanlara pilli el feneri olsun :)

Mesela bugün;
Muğla Köyceğiz civarına geleli 2 gün oluyor, çok konuştuğu için kızımızı Ankara'da bıraktık, bizde burada rahat rahat ev aramaya başladık derken bugün Köyceğiz ilçesinin  yemyeşil bir köyünde bulduk!

Öncelikle söyleyeyim buralarda kiralık ev bulmak çok zor. İnanılmaz bir göç var. Yok yok Suriyeli değil :) büyük şehirlerden kaçan insanlar. Hatta kendi ülkesinden kaçan insanlar da var. Yerli halk çok alışkın. Yadırgama, imalı bakma, hmm sen de kimsin? necisin? deme falan yok :) zaten buralarda ön yargı yok, kötülük yok, hırsızlık gasp yok. "Buyrun içeri gelin" var, "bi kahve yapam mı?" "bi şey bişiriverem, yoğurt gatıverem size acıkmışınızdır" var :)

Evi satın almadık kiraladık çünkü daha çok yeniyiz, ilk aylarımızı staj olarak düşündük ama hayalimiz tabi ki çok daha farklı, ilerleyen günlerde hayaller, projeler, umut dolu tertemiz niyetler ayrıntılı olarak bilgilerinize sunulacaktır :)

Tuttuğumuz ev şu an tam bir harabe, sağa sola haber bıraktık ve iş yerinde arkadaşım olacak bir yardımsever aracılığıyla bulduk, internette falan ev ilanı yok, emlakçıların haberi yok ama araya birini sokunca buluverdik, çünkü evini size kiralamak isteyenlerin gözlerinin sizi tutması lazım, iyi niyetli olduğunuzdan emin oldular mı açmayacakları kapı yok. Zaten buradakilerin de evlerini kiraya vermeye niyetleri yok gibi, kira parasına ihtiyaçları yok gibi ya da kiralar düşük olduğu için uğraşma niyetinde değiller gibi birşey işte o kısmı çözemedik :)

Evimiz 500 metrekare bahçe içinde, 85 metrekare 2+1 minicik müstakil bir ev. Ama damı ve verandasıyla bence bir saray- pardon şehirli ağzı oldu cennet diyelim daha doğal olsun :) Fakat şu an bir harabe! bakımsız ve çok pis, fotoğraflarını Ankara'daki ailelerimize bile gönderemedik "Bula bula bunu mu buldunuz!" derler diye ama ev sahibi o kadar iyi bir insan ki sağolsun "siz masrafını yapın evi adam edin ben sizden kira almam" dedi :) şaka gibi! hatta kira ne kadar diye 10 kez sorduktan ve ısrarla cevap vermedikten sonra "siz söyleyin" dedi. Biz ŞOK! Hatta eşim nasıl şoka girdiyse 300 tl den fazla kirası olmayan köy evlerini bildiği halde fazla söyleyip 350 tl olsun dedi. Bu durumda ev sahibi pazarlık yapıp 300 'e düşürseydi düşer bayılırdım herhalde :)

Neyse, yarın ve sonraki günler zaten tadilatla geçecek, hayalimiz ise çiçek gibi bir evde doğal doğal yaşamak. Daha sonra Ankara'dan eşyalarımızı getirip köy hayatına tam anlamıyla başlayacağız.

Sevgiler...